Fikir ve Duruş – 3
Bugünün dünyasında, her şeyin hızla aktığı bir çağdayız. Bilgi akıyor ama anlamı kayboluyor. Haberler, bilgi parçaları, görüşler birbirine karışıyor ve genç zihinlerde sağlam bir ufuk oluşturmak giderek zorlaşıyor.
Teknoloji her alana nüfuz etmiş durumda: İletişim, eğitim, eğlence… Ancak teknoloji tek başına bir amaç değil; insanlığın refahı için bir araçtır. Bunu unuttuğumuzda, yaşamımızı tüketim odaklı algılar, sahte gündemler ve yüzeysel bağlamlarla doldurur hale geliyoruz.
Siyaset ise yine olması gerektiği gibi değil. Hâlâ millet için bir hizmet vasıtası iken, kutuplaşmalar, çıkar çatışmaları ve popülist söylemler siyaseti değersizleştiriyor. Oysa siyaset, insanlığın ortak derdine çözüm bulma çabasıysa değer kazanır.
Gençlerin omuzlarındaki yük çok ağır: İşsizlik, belirsiz gelecek, kimlik krizi… Küresel kültürün dayattığı tek tipleştirme, köksüzleştirme tehdidiyle karşı karşıyalar.
Biz Ak Sancak Cemiyeti olarak şuna inanıyoruz:
Köklerinden beslenen, değerleriyle barışık bir kimlik;
Bilimsel düşünceyle yoğrulmuş bir gençlik;
Maneviyatın rehberlik ettiği bir toplum;
Adaletin hâkim, siyasetin hakkın, ahlakın sesi olduğu bir düzen.
Duruşumuz açıktır:
Teknolojiyi insanlık hizmetine sunmak,
Siyaseti hakikat ve adalet çerçevesinde kılmak,
Gençlere kimlik, ideal ve umut kazandırmak,
Ve daima kimsesizlerin kimsesi olmak.
Çünkü biliyoruz ki: Gerçek güç, yalnızca sermaye, yalnızca maddi ilerleme ile gelmez. Fikrî ve manevi iklimleri ihmal eden toplumlar uzun vadede çöker.

